TamSaha 126. Sayı - page 106-107

106
107
ranz Beckenbauer’dan
sonra vatandaşı Gaetano
Scirea ile birlikte “libero”
denildiği zaman akla gelen
belki de ilk isim olan Franco
Baresi, Milan’ın yakın dö-
nem tarihinin de adeta bir
aynasıydı. 8 Mayıs 1960’ta
Brescia’da doğduktan sonra
12 yaşında Milano’ya geçip
Milan’ın altyapısında fut-
bola başlayan Baresi, 17’sine
geldiğinde kırmızı-siyahlı
ekipte profesyonel olmuş ve
20 yıl boyunca da Milan for-
masını olabilecek en iyi şe-
kilde sırtında taşımıştı.
Aslında Baresi’nin Milan’da-
ki ilk yılları, kulüp açısından
bir hayli iniş-çıkışla doluy-
du. Takımının değişmez
oyuncusu olduğu 1978-79
sezonu, Milan’ın şampiyon-
luğuyla sona ermişti. Ancak
ertesi sezonun sonunda, To-
tomercato olarak anılan
şike skandalı sonrasında
Milan Serie B’ye düşürü-
lünce karanlık bir dönemde
başlayacaktı. Kırmızı-si-
yahlılar her ne kadar bir yıl
aradan sonra Serie A’ya geri
dönmüş olsalar da zayıfla-
mış kadroları burada tutun-
mak için yeterli olmayacak
ve o yıl gerisin geriye tekrar
Serie B’ye düşeceklerdi.
1983’te kalıcı olarak Serie
A’ya geri dönen Milan, şam-
piyon olacağı 1987-88 sezo-
nundan itibarense Avru-
pa’nın en iyi takımlarından
birisine dönüşecekti.
1988’deki bu şampiyon-
lukta Milan, kalesinde 30
maçta sadece 14 gol
görmüştü. Savunmanın
beyni konumundaki Ba-
resi de elbette bu başa-
rıda aslan payına sahipti
ve çoğu kişiye göre de
artıkmevkiinde dünya-
nın en iyisiydi. 1988-89
sezonuysa Milan’ın 20 yıl
aranın ardından Avru-
pa’nın zirvesine çıkışına
sahne olacaktı. Şampi-
yon Kulüpler Kupası’nda
Levski Sofya, Kızılyıldız,
Werder Bremen ve Real
Madrid’i eleyerek finale
kalan Milan, Steaua
Bükreş’le oynadığı final-
den de 4-0’lık çarpıcı bir
sonuçla ayrılarak kupa-
nın sahibi oluyordu.
Kırmızı-siyahlılar ertesi
yıl da bu büyük başarıyı
tekrarlayacaktı. Final
yolunda bu kez Helsinki,
Real Madrid, Mechelen
ve Bayern Münih’i devi-
ren Baresi ve arkadaş-
ları, finalde de Benfica’yı
tek golle geçmeyi başar-
mışlardı. Milan bu iki bü-
yük zaferin yanı sıra
bunlar sayesinde oyna-
maya hak kazandığı
Süper Kupa ve Kıtalar-
arası Kupa finallerinde
de Barcelona, Sampdo-
ria, Atletico Nacional ve
Olimpia Asuncion’u de-
virerek dörtte dört yapmış ve
1990’ların başında dünyanın en
kudretli takımı hâline gelmişti.
Baresi, İtalyaMillî Takımı’nında
Scirea’dan sonraki liberosuol-
muş ve 10yılı aşkınbir sürede 82
maçta gökmavili formayı taşı-
mıştı. 1982’de dünya şampiyonu
olan takımınkadrosunda olan
fakat turnuvada tekbirmaçta
dahi oynayamayanBaresi, son-
raki üçDünyaKupasında ise sa-
vunmanın liderliğini üstlenecekti.
İtalya’nın ev sahipliğini yaptığı
1990 Dünya Kupası’nda hedefi
elbette şampiyonluktu. Ancak
gökmavililer, yarı finalde Arjan-
tin’e penaltı atışları sonucunda
boyun eğince üçüncülükle ye-
tinmek zorunda kalmışlardı.
1994 Dünya Kupası ise çok daha
dramatik bir sona sahne ola-
caktı. Meksika, Norveç ve İr-
landa ile beraber bulunduğu
gruptan son anda üçüncü olarak
çıkan, ardından da ikinci turda
Nijerya’yı uzatmalarda eleyebi-
len İtalya, sonrasındaysa açılmış
ve İspanya ile Bulgaristan’ı da
geçerek finale kadar gitmişti.
Öte yandan Baresi, İtalya’nın
Norveç’le oynadığı ikinci grup
maçında menüsküsünden bir
sakatlık yaşamıştı ve turnuvayı
kesin olarak kapattığı düşünülü-
yordu. Fakat küçük bir operas-
yon sonrası hayret verici bir
biçimde iyileşen kaptan, final
maçında yeniden dümenin ba-
şındaydı. Ne var ki 120 dakika
boyunca
‘gol’
sesi çıkmayan
maçta iş penaltı vuruşlarına kal-
mıştı ve İtalya adına ilk penaltıyı
kullanan Baresi’nin bu atıştan
yararlanamaması da takımının
kupayı kaybetmesinde (Mas-
saro ve Roberto Baggio’nun ka-
çırdığı diğer penaltılarla birlikte)
belirleyici olmuştu. Önemli bir
sakatlıktan yeni çıktıktan sonra
korkunç bir sıcaklık altında 120
dakika sahada kalan bir oyun-
cunun penaltı vuruşları için ilk
tercih olmasıysa maçtan sonra
teknik direktör Arrigo Sacchi’nin
belki de en çok sorgulandığı
noktaydı.
Baresi’nin yeniden Milan kariye-
rine dönecek olursak, kaptanlı-
ğını yaptığı kırmızı-siyahlılar
onunla birlikte 1990’larda üçü
üst üste olmak üzere dört şam-
piyonluk daha kazandı. Yine bu
dönemdeki en önemli başarıysa,
1994 yılında kazanılan Şampi-
yonlar Ligi’ydi. Grup aşamasında
Porto, Werder Bremen ve Ander-
lecht’i geride bırakan Milan, yarı
finalde de Monaco’yu geçtikten
sonra finalde Barcelona’yı 4-0’la
adeta sürklase ederek kupaya
uzanmıştı. Ancak Baresi bu
maçı, cezası nedeniyle kaçır-
mıştı. Milan bunun haricinde bu
kupada 1993 ve 1995 yıllarında
da final oynamış ancak iki maçı
da 1-0’lık skorlarla kaybetmişti.
Milan adına son olarak 1996-97
sezonunda mücadele eden Bare-
si’nin futbolu bırakmasının ar-
dından kendisiyle adeta özdeş-
leşen 6 numaralı forması da
emekli edilerekmüzeye kaldı-
rıldı. Altyapısından yetiştiği,
20 yıl boyunca oynadığı, bunun
15’inde kaptanlığını yaptığı kulü-
bünde bu süre zarfında altı Serie
A, üç Şampiyon Kulüpler Ku-
pası/Şampiyonlar Ligi, üç UEFA
Süper Kupası ve iki de Kıtalara-
rası Kupa zaferi gören bir oyun-
cu için böylesi bir jest de elbette
hiç sürpriz değildi.
F
Liberonun diğer adı
Franco Baresi
1...,86-87,88-89,90-91,92-93,94-95,96-97,98-99,100-101,102-103,104-105 108-109,110-111,112-113,114-115,116-117,118-119,120-121,122-123,124-125,126-127,...142
Powered by FlippingBook