TamSaha 126. Sayı - page 104-105

D
104
105
Jackie Charlton
etmesiydi. Hatta 15 yaşına geldi-
ğinde babasının yanında kömür
madenlerinde çalışmaya da başla-
mıştı. Öte yandan Charlton’ın üç
dayısı ise vaktinde Leeds Uni-
ted’da forma giymişlerdi. Rivayete
göre dayılarının da aracılığıyla
kendisi bir gün Leeds altyapısında
bir deneme maçına çağrıldı. Ma-
denciliğin ne denli zor bir iş oldu-
ğunu bizzat yaşayan Charlton,
hâliyle bunu çok iyi bir kurtuluş
fırsatı olarak gördü ve hayli başa-
rılı bir performans sergilemesi so-
nucunda gerekli vizeyi alarak
Leeds’in altyapısına geçiş yaptı.
Sadece iki yıl içerisinde Charlton,
Leeds’in A takımında oynamaya
başlayacaktı. Uzun boyu ve güçlü
fiziği sayesinde özellikle hava top-
larında son derece etkili bir sa-
vunmacı olan Charlton, 20 yaşın-
dan itibaren Leeds’in vazgeçilmez
oyuncularından biri hâline gele-
cekti. Leeds United’daki ilk yılla-
rında bir kez birinci lige yüksel-
dikten dört yıl sonra küme düşme
üzüntüsünü yaşayan ve geri dön-
mek için dört yıl daha bekleyen
Charlton, özellikle bu geri dönüş
sonrasında takımıyla birlikte peş
peşe başarılar elde edecek ve
mevkiinde de ülkesinin en iyi
oyuncuları arasına girecekti.
Leeds United, birinci lige geri dön-
düğümevzubahis 1964-65 sezo-
nundan, Charlton’ın futbolu bıra-
kacağı 1972-73 sezonuna kadar
hep ligi ilk dört sıra içerisinde bi-
tirdi. Bunlardan 1968-69 sezo-
nunda tarihinin ilk şampiyon-
luğunu elde eden Yorkshire ekibi,
beş kez de ligi ikinci sırada ta-
mamladı. Takım ayrıca 1968’de Lig
Kupası’nı, 1972’deyse Federasyon
Kupası’nı kazanma başarısını gös-
terdi.
Charlton ve Leeds United’ın başa-
rıları yurtiçiyle de sınırlı kalmaya-
caktı. 1967’de Fuar Şehir- leri
Kupası’nı finalde Dinamo Zagreb’e
kaybeden Leeds, bir sonraki yıl ise
Ferencvaros’u devirerek bu kupayı
müzesine götürecekti. Leeds,
1971’deyse bu başarısını tekrarla-
yacak ve Juventus’u 2-2 ve 1-1’lik
skorlarla alt ederek ikinci kez bu
kupanın sahibi olacaktı.
Jackie Charlton’ın kariyerinde zir-
veye çıkışıysa şüphesiz 1966’da
İngiltere’nin ev sahipliğini yaptığı
Dünya Kupası’nda oldu. Turnuva-
nın ilk turunda Uruguay, Meksika
ve Fransa’yı geride bırakan, çey-
rek finalde de Arjantin’i tek golle
geçen İngiltere, yarı finale gelene
dek kalesinde tek gol dahi görme-
mişti. Ünlü file bekçisi Gordon
Banks ve kaptan Bobby Moore’la
birlikte bu savunma başarısında
en çok ön plana çıkan isimlerden
biri de Jackie Charlton’dı. Ne var ki
İngiltere’nin gol orucu, yarı final-
deki Portekiz maçında Jackie’nin
yaptırdığı penaltı sonrası Euse-
bio’nun attığı golle bozulacaktı.
Bereket, daha öncesinde küçük
kardeş Bobby iki kez rakip fileleri
havalandırmış ve bir bakıma ağa-
beyini de kurtarmıştı. Maçı 2-1 ka-
zanan İngiltere finale yükseliyor,
finalde de Federal Almanya’yı 4-2
mağlup ederek tarihinin ilk ve tek
dünya şampiyonluğunu elde edi-
yordu.
1973’te Leeds formasıyla futbolu
bırakan ve bu formayı taşıdığı 762
resmi maçla bugün bile Leeds tari-
hinin en çok oynayan oyuncusu
unvanını koruyan Charlton, ardın-
dan teknik adamlığa başladı.
Middlesbrough, SheffieldWednes-
day ve Newcastle gibi kulüplerde
görev yapması sonrasında 1986
yılında İrlanda Cumhuriyeti’nin
başına geçti. Burada geçireceği 10
yıl hemCharlton’ın teknik adamlık
kariyerinin hemde İrlanda futbol
tarihinin en parlak dönemi ola-
caktı.
O güne dek hiçbir büyük turnu-
vada boy göstermemiş olan İr-
landa Cumhuriyeti, Charlton
yönetiminde ilk olarak 1988 Av-
rupa Şampiyonası’na katılan sekiz
takımdan biri oldu. İlk turda İngil-
tere’yi yenip SSCB ile berabere
kalma başarısını gösteren İrlanda-
lılar, sonmaçlarında Hollanda kar-
şısında bir beraberlik dahi alsalar
yarı finale kalabileceklerdi ancak
son dakikalarda yedikleri bir golle
bu şansı kaçırdılar. İki yıl sonraysa
İtalya’daki Dünya Kupası’na katı-
lan İrlanda; İngiltere, Hollanda ve
Mısır’ın yer aldığı gruptan çıkma-
sının ardından ikinci turda da Ro-
manya’yı elemiş, çeyrek final-
deyse ev sahibi ülkeye tek golle
teslim olmuştu. Son olarak 1994
Dünya Kupası’nda da boy gösteren
Charlton yönetimindeki İrlanda,
buradaysa ikinci turda Hollanda’ya
elenmişti. İrlanda’nın 1996 Avrupa
Şampiyonası’na katılamaması
sonrasında görevini bırakan
Charlton, sonrasındaysa bir takım
çalıştırmayı tercih etmedi.
ünya futbolunun tüm zamanlarındaki
en iyi ağabey-kardeş ikilileri söz konusu
olduğunda akıllara gelen ilk çiftlerden
biri kuşkusuz Charlton kardeşlerdir. Fe-
deral Almanya ile 1954’te dünya şampi-
yonluğu yaşayan Fritz ve Otmar Walter
kardeşlerden sonra 1966’da aynı mutlu-
luğu tadan Jackie ve Bobby Charltonlar,
Walter kardeşlerle birlikte dünya şampi-
yonluğu gören iki ağabey-kardeş ikili-
sinden biri olarak sadece bu özellikleri
ile bile futbol tarihinde kendilerine özel
bir yer edinmişlerdi.
Öte yandan, her ne kadar iki kardeş de
dünya şampiyonu bir millî takımda oy-
nayacak kadar üst düzey olsalar da
yaşça küçük olan Bobby’nin belki de İn-
giliz futbolunun bugüne kadar yetiştir-
diği en parlak isimolması, ağabey
Jackie’yi biraz gölgede bırakacaktı. Hatta
kendisinden bahsedildiğinin anlaşılabil-
mesi için soyadının söylenmesi hiçbir
zaman yeterli olmayacak, önüne her
zaman adının da eklenmesi gerekecekti.
8 Mayıs 1935’te Newcastle yakınların-
daki Ashington’da doğan Jackie Charl-
ton, madenci bir babanın oğluydu ve
kendi geleceğiyle ilgili en büyük olasılık
da onun da babasıyla aynı mesleği icra
1965-66 sezonundaysa Inter’in se-
risi son buluyor vemavi-siyahlılar
ŞampiyonKulüpler Kupası’na yarı
finalde Real Madrid’e elenerek veda
ediyordu. Ancak aynı sezon Serie
A’yı şampiyonlukla tamamlayan
Inter, bir sonraki yıl yineKupa 1’de
mücadele etme hakkını elde ede-
cekti. Bunun sonucunda 1966-67
sezonunda Inter ile Real Madrid’in
yolları bu kez çeyrek finalde kesişi-
yor ve Suarez ile arkadaşları, rakip-
lerini kupanın dışına iterek önceki
yılın rövanşını da alıyordu. Inter ar-
dından yarı finalde CSKASofya’yı
eleyerek finale yükseldiyse de Cel-
tic engelini aşamayacaktı.
1970 senesinde, 35 yaşını doldur-
masının ardından Inter’den ayrılan
Suarez, kariyerinin son durağı ola-
rak Sampdoria’da karar kılacaktı.
Üç yıl süresince de Cenova ekibinin
formasını giyen başarılı oyuncu,
1973’te aktif futbola veda etmesi-
nin ardındansa teknik adamlığa so-
yunuyor ama buradaki kariyeri,
önceki kadar parlak olmuyordu.
Aralarında Inter, Sampdoria ve De-
portivo gibi eski takımlarının da
bulunduğu birçok ekipte genelde
kısa süreliğine çalışan Suarez’in en
önemli göreviyse 1980’lerin so-
nunda İspanyaMillî Takımı’nın ba-
şına geçmek oldu. İspanya’yı 1990
DünyaKupası’na götüren Suarez,
buradaysa ikinci turda Yugoslav-
ya’ya elenmekten kurtulamadı.
1995’te Inter’deki üçüncü ve son
döneminin bitmesi sonrasındaysa
futbol adına scout olarak çalışmaya
karar verdi. Kendisi halen Inter
adına scout görevini sürdürüyor.
Kemik gibi bir defans
Charlton kardeşlerden Jackie
Leeds’te, Bobby ise Manchester
United’da efsane olmuştu.
1...,84-85,86-87,88-89,90-91,92-93,94-95,96-97,98-99,100-101,102-103 106-107,108-109,110-111,112-113,114-115,116-117,118-119,120-121,122-123,124-125,...142
Powered by FlippingBook