TamSaha 126. Sayı - page 36-37

kımların bize karşı kapanarak oy-
naması söz konusu değildi. Ama
PTT 1. Lig’de durumdeğişti. Biz o
ligin en güçlü takımı olarak görünü-
yoruz ve rakiplerimiz kapanarak
oynuyor, daha ilk dakikadan vakit
geçirmeye çalışıyor. Bu düşünceye
saygı göstermeniz ama bu yeni du-
ruma göre bir taktik geliştirmeniz
gerekiyor. İşte zamanla bunu öğ-
rendik ve farkımızı ortaya koyma-
sını bildik.
Futbola başladığında idollerin var
mıydı?
Bu anlamda izlediğim tek oyuncu
Ronaldinho’ydu. Onu izlerken sa-
dece futbol izlediğimi düşünmez-
dim. Çok güzel bir filmi izler gibi
müthiş bir keyif duyardım. Ama sol
açık oynarken ve özellikle de sol
bek olduktan sonra kendi mevkii-
min iyi oyuncularını izleyerek onla-
rın neler yaptığını gözlemliyorum.
Caner Erkin’in, Motta’nın nasıl oy-
nadığını gözlemlerken, o pozisyon-
larda nasıl davranmamgerektiği
konusunda dersler çıkartmaya çalı-
şıyorum. Avrupa’daki sol bekleri
daha da fazla izliyorum. En çok da
Barcelonalı Jordi Alba’yı takip edi-
yorum. Çünkü benim sol bek tarzım
ona daha yakın. Klasik bir sol bek
gibi oynamıyor. Kanattan gelişen
bütün atak organizasyonlarının
içinde yer alıyor. Ben de o tipte bir
oyuncuyumve öğrenmeye çok açık
biriyim. Kayserispor’da kısa süre
çalışsa da bana büyük katkı sağla-
yan hocalardan biri de Mutlu Top-
çu’dur. Eski bir sol bek olarak be-
nimüzerimde çok durmuş ve tec-
rübelerini aktarmıştı. Antrenman-
lardan sonra 20 dakika kadar konu-
şurduk. Bana hatalarımı anlatır, po-
zisyonlarla ilgili bilgiler verirdi.
Onunla çalışmanın da bana büyük
katkısı olduğunu düşünüyorum.
Millî Takımlara ilk davet edildiğin
zamanı hatırlıyor musun?
2009 yılında U17 Millî Takımı’na gel-
miştim. O dönemde Hollanda da is-
temişti ama ben Türkiye’yi seçme
konusunda çok kararlıydım. Hol-
landa’da doğmuş, büyümüş olsam
da aklıma Türkiye’yi tercih etmek-
ten başka bir düşünce hiç gelmedi.
Dolayısıyla onlara hemen “hayır”
dedim. Zaten ilkmillî maçımı da
Hollanda’ya karşı oynadım.
Millî Takımoyuncusu olmanın ne
gibi avantajları var?
Belki de Hollanda’da doğup büyü-
düğüm için, benim açımdan Türk
bayrağının anlamı çok değerli. Gur-
bette olmanın etkisiyle vatan has-
reti çekiyorsunuz ve ay-yıldızlı
formayı giydiğinizde çok farklı duy-
gular yaşıyorsunuz. Millî formayı gi-
yince büyük bir gurur duyuyordum.
O dönemde Hollanda’dan Genç Millî
Takımkampına gelirken, bütün
mahalle ayağa kalkıyordu. Sanki A
Millî Takım’a geliyormuşumgibi bir
hava oluşuyordu. Türkiye’nin en iyi
oyuncularından biri olduğunuzu
düşünmek özgüveninize büyük bir
katkı sağlıyor. A2 Millî Takımı’na
gelmek ise bana AMillî Takım’a
iyice yaklaştığımı düşündürtüyor.
Aslına bakarsanız takımın katego-
risinin ne olduğu da önemli değil
benim açımdan. A5 Millî Takımı da
olsa sonuçta göğsünde ay-yıldız
olan bir Millî Takım’dan söz ediyo-
ruz ve benim için de önemli olan bu.
Oraya çağrılmak dünyanın en güzel
duygusu. Çağrıldığınız anda olum-
suz hiçbir şey düşünemezsiniz. Sizi
oraya Türkiye’yi temsil etmeniz için
davet ediyorlar. Bundan büyük
mutluluk olur mu?
Unutamadığın bir maç var mı?
Geçtiğimiz sezon Kayseri’de oyna-
dığımız ve 4-2 yenildiğimiz Galata-
saraymaçını unutamam. Kaybet-
sek bile o kadar iyi oynamıştımki
medyada herkes benden bahset-
mişti. Bir asist yapmış, bir de penaltı
kazandırmıştım. Zaten ilk defa o
maçla Türkiye’nin futbol günde-
minde yer bulmuştum. O sezon ay-
rıca Galatasaray’ı deplasmanda 1-0
yenmiştik. Omaç da benim için
unutulmaz.
Attığın goller arasında bir sıralama
yaparsan 1 numaraya hangisini ko-
yarsın?
Hollanda’da çok güzel goller atmış-
tım. Türkiye’de başlangıçta sol açık
oynasamda sonra uzun süredir sol
bek olarak görev yapıyorum. 2 sezon
gole hasret kaldıktan sonra son za-
manlarda gol atmaya başladım. Ama
güzel gollerimHollanda’da kaldı, bu-
rada basit goller atıyorum. İnşallah
önümüzdeki dönemde Türkiye’de de
güzel goller atarım.
Gelecekle ilgili nasıl planlar kuru-
yorsun?
Kayserispor beni bir noktaya ge-
tirdi. Kulübümbana inandı, güvendi,
forma verdi. Kayserispor’da üç se-
zondur istikrarlı bir biçimde oynu-
yorumve takımın önemli oyun-
cularından biri olduğumu düşünü-
36
37
yorum. İlk hedefimKayserispor’un
Süper Lig’e çıkmasına katkı sağla-
mak ve sonrasında Süper Lig’de
hak ettiğimiz yere ulaşmak. Eğer
ayrılırsamda çok güzel bir biçimde
ayrılmak isterim. Hedeflerim ara-
sında büyük bir takımda oynamak
var. Bu Türkiye’de mi olur Avru-
pa’da mı olur bilmiyorum ama Av-
rupa’da yetişmiş bir oyuncu olarak
oradaki bir büyük ligde oynamayı
çok isterim. İngiltere Ligi atmosferi
ve futbol kalitesiyle bana çok cazip
görünüyor. En büyük idealimPre-
mier Lig’de forma giymek.
İngilizcen ne durumda?
Hollanda dilini ana dilimgibi konuşu-
yorumdoğal olarak. İngilizcemde iyi
derecede. ZatenHollanda’daki eğiti-
min içinde İngilizce öğrenmek de var.
Kitaplarla aran nasıl?
Daha çok futbolcu biyografilerini
okuyorum. Zlatan İbrahimovic’in bi-
yografisi okuyunca kendi hayatımla
da benzerlikler buldummesela.
İbrahimoviç çocukken bisiklet çal-
dığını anlatıyor biyografisinde…
Bizimde öyle yaramazlıklarımız
olurdu açıkçası.
Futbolcu olmasaydın ne olurdun
acaba?
Anne babamla ara sıra bu konuyu
konuşuyoruz. Babam “Sen bir şe-
kilde yolunu bulurdun” diyor bana.
Ama maalesef bazı arkadaşlarım
yanlış yollara saptı. Hollanda’da ne
yazık ki böyle şeyler oluyor. Beni
futbol kurtardı.
Bu konuyu biraz açalım istersen.
Arkadaşların nasıl yanlış yollara
girdi, futbol seni nasıl kurtardı?
Biliyorsunuz, Hollanda’da uyuştu-
rucu serbest. Genç yaştaki çocuklar
para kazanmak için uyuşturucu sa-
tıyor. Birkaç arkadaşım cezaevine
girdi. Siz de arkadaşlarınız ne yapı-
yorsa ister istemez onu yapabilirsi-
niz. Şu anda futbolcuyum ama
ortamım aynı. Eski arkadaşlarımla
ilişkimi koparmadım. İzin günle-
rimde ben onların yanına giderim,
bazen onlar Kayseri’ye gelir, beni
hiç yalnız bırakmazlar. Açıkçası
onlar olmasaydı belki bugünlere
gelemezdim. Bazenmaçımın olduğu
gün arkadaş grubumuz gezmeye
giderdi, benimde içim cız ederdi.
Onlarla gitmek isterdim ama şimdi
hâlâ görüşmeyi sürdürdüğüm arka-
daşlarım, “Ömer yapma, senma-
çına git” diyerek beni uyarırlar, her
zaman göz kulak olurlardı. Mahal-
lede bir çatışma olduğunda beni
korur, kollar uzak tutarlardı. Dışa-
rıda top oynarkenmahalleye Ferra-
ri’yle biri gelir, çocuklara dondurma
verirdi. Futbolcuyumdiye bana
iki-üç tane verirdi. Herkes onun ne
iş yaptığını bilirdi. Gençsiniz ve siz
de “Acaba futbolu bırakıp da bu
adamın yaptığı işi mi yapsam?” diye
aklınızdan geçiriyorsunuz. Altyapı-
larda futbol oynayan pek çok arka-
daşımbu yolu seçti ama ben futbola
sıkı sıkıya sarıldım. Onlar büyük
paraların peşinde koşmayı tercih
etti, ben ilk sözleşmemdeki aylık
1000 euroya razı oldum. İyi ki fut-
bola sarılmışım. Sonuçta gerçek ar-
kadaşlarımın kim olduğunu da
anladım.
Kayseri’deki hayatın nasıl geçiyor?
Kayseri’de gerçekten olgunlaştı-
ğımı düşünüyorum. Hollanda’dan
gelmeden önce başka takımlardan
da teklifler almıştım. Daha büyük
ve sosyal imkânları daha fazla olan
şehirlerin takımlarını da seçebilir-
dim ama Kayseri’yi tercih ettim.
Yatırımı kendime yapmak, futbola
daha fazla yoğunlaşmak istedim.
Burada yüzde 100 futbolla yaşıyo-
rum. İdmanlardan sonra en fazla
sahada kalan oyuncu benim. Za-
man içinde çalışmanın ne kadar
önemli olduğunu öğrendim. Ama
eğer Hollanda’daki hocalar başlan-
gıçta benim dik başlı davranışla-
rıma tolerans göstermeseydi ben
şimdi burada olmayabilirdim. Me-
sela koşu yapılacağı zaman “Ho-
cam niye koşuyoruz, ver topu oy-
nayalım” diye itiraz ederdim. Hoca-
lar orada bana kızmak yerine önce
koşuyu yaptırır, sonra da benim is-
tediğim gibi topla oynatırlardı. Ben-
ce Hollandalılar her genç oyuncuya
karşı özel bir davranış geliştirerek
onları kazanmasını biliyor. Hiçbir
insan bir başkasına benzemez.
Önemli olan o insanın hangi dilden
anladığını keşfetmek ve o dille
hitap etmektir. Mesela ben azarla-
nıp bağırılarak hatta bazen kulağı
çekilerek yola getirilen bir çocuk-
tum. Hoca bunu da yapardı, ama
bazen de takıma kaptan yapardı.
Halbuki benim kaptanlıkla hiç alâ-
kam yoktu. Hoca sorumluluk al-
manın ve takım için oynamanın ne
demek olduğunu göstermek için
beni kaptan yapardı ve ben de
içimde olmayan bir şeyi bu yolla
öğrenmiş olurdum. Aynı zamanda
özgüvenim de yükselirdi.
1...,16-17,18-19,20-21,22-23,24-25,26-27,28-29,30-31,32-33,34-35 38-39,40-41,42-43,44-45,46-47,48-49,50-51,52-53,54-55,56-57,...142
Powered by FlippingBook