TamSaha 126. Sayı - page 8-9

8
9
ların yararı ilerleyen günlerde daha
çok olacaktır. Daha önceden işye-
rinde kaldığımız içinmental olarak
işyerindeki sorunlarla, sıkıntılarla
başa çıkmaya çalışıyorduk. Ancak
bu şekilde işyerinden soyutlanarak
buraya geldiğimiz zaman hakem-
likle yatıp kalkmaya başladık. Yap-
tığımız hataları irdeliyoruz. Neler
yapabiliriz, kendimizi nasıl gelişti-
rebiliriz, bunu düşünüyoruz. Hep
beraber arkadaşlarla tartışarak bir
yerlere gelmeye çalışıyoruz. Bu sis-
temin çok yararlı olacağına inanı-
yorum. Çünkü profesyonel hakem-
ler olarak büyük bir sorumluluğun
altındayız. Sonuçta arkadan gelen
genç hakemordusuna da ışık tutu-
yoruz. Bu sorumluluk bilinci altında
daha büyük başarılara imza ataca-
ğımıza inanıyorum.
l
Ali Palabıyık:
Öncelikle böyle de-
ğerli hakemlerimizin arasında bu-
lunmakmutluluk ve gurur verici.
FIFA hakemi olduktan sonra burada
yer almak kendi gelişimim açısın-
dan çok önemli. Çünkü hocaları-
mızla beraber kendi analizlerimizi
yapma fırsatı buluyoruz. Ben Anka-
ra’dan, Barış Şimşek Hoca Trab-
zon’dan geliyoruz. Bizim için biraz
daha zor gibi görünse de burada
kendimize daha fazla zaman ayırı-
yoruz. Riva’da kalıyoruz. Kendi an-
trenmanımızı, kendi eğitimprog-
ramımızı yapıyoruz. Kendimizi ge-
liştirebilmek için yapmamız gere-
ken ne varsa burada hocalarımızla
beraber, MHK Başkanı veya üyele-
riyle beraber yapmaya çalışıyoruz.
Emeği geçen herkese teşekkür edi-
yoruz. Cüneyt ve Fırat Hocalarımın
bu işte çok büyük katkısı var. Yıllar-
dır bununmücadelesini veriyor, ça-
basını gösteriyordu. İlk olmak da
ayrı bir mutluluk.
l
Mete Kalkavan:
Herkesin sevdiği
işi yapması çok güzel bir şey. İnsan
sevmediği şeyi ayakları geri geri gi-
derek yapar. İşten zevk almayınca
da katkı sağlanamıyor. En başından
beri hakemliğin gönül işi olduğunu
düşünüyorum. Birçok arkadaşımda
sanıyorumbenimle aynı fikirde.
O yüzden de zevk aldığımız bir şeye
amatör değil, profesyonel olarak
katılabilmek çok daha güzel. Pro-
fesyonellik başarımızı daha çok
arttıracaktır. Sahada bu işi yapan
futbolcular, teknik direktörler, diğer
teknik elemanlar, doktorlar, fizyo-
terapistler hayatlarınınmerkezinde,
7/24 bir iş olarak yapıyor. Biz bunu
amatörce uygulamaya çalışıyorduk.
Her ne kadar profesyonelce yap-
maya çalışsak da amatörce uygulu-
yorduk. Sonuçta bizimprofes-
yonelce yaptığımız ya da başka
yerlerde çalışarak yaptığımız başka
işlerimiz vardı. Şimdi artık hakem-
liği bu şekilde iş olarak birinci sıraya
koyduğumuz zaman daha da başa-
rılı olacağımızı düşünüyorum. Ben
de ağabeylerim, arkadaşlarımgibi
bu süreci başlatıp, buralara getiren
herkese çok teşekkür ediyorum.
l
Barış Şimşek:
Hocalarımız pek
çok yönden profesyonel hakemliğin
gelişimini aktardı. Ben farklı iki de-
taya değinmek istiyorum. Her şey-
den önce biz burada altı kişi birbi-
rimizden bir şeyler öğrenebiliyoruz,
birbirimize destek oluyoruz. Bir si-
nerji yaratmak bize pozitif anlamda
etki edecektir diye düşünüyorum.
İkincisi de Riva Tesisleri, federasyo-
numuzun bulunmaz bir nimeti. An-
trenmanından, masajından, fitness
salonuna kadar böyle bir ortamda
çalışmak da çok keyifli. Şehirden
uzak, rafine bir ortamda çalışıyoruz.
Profesyonel hakemliğin bu anlam-
da da bize pozitif katkısı olacağını
düşünüyorum. Emeği geçen her-
kese teşekkür ediyorum.
l
Fırat Aydınus:
Türkiye’de futbol
olgusu bu kadar profesyonelce ya-
şanırken hakemlerin bu işe profes-
yonelce bakıp amatörce yapması
işin çok gerisinde kalıyordu. Artık
futbol olgusunun içerisindeki en
önemli mihenk taşlarından birisi
olan hakemliğin, biraz önce Me-
te’nin de söylediği gibi merkeze
yerleştirilip profesyonelce icra edil-
mesi gerekiyordu. Bu görevi ifa
ederkenmental olarak ne kadar
profesyonel olsanız da sonuçta
hayat şartları ve size geri dönüşü
anlamında hakemliğin o denli pro-
fesyonelce yapılması birçok konuda
artı kazandıracaktır. Ali biraz önce
söyledi; biz bu konuda yıllarca Cü-
neyt’le birlikte uğraş verdik. Bazen
tam olacakken değişimler ve farklı
şartlardan dolayı profesyonel ha-
kemlik gerçekleşemedi. Ama netice
itibariyle şu anki Merkez Hakem
Kurulumuz ve Başkanımızın katkı-
ları, federasyonumuzun öncülü-
ğünde bizlerin bu konudaki bakış
açısının ortak noktada birleşmesi
bu süreci getirdi. Bunun gerekliliği
tam oturduktan sonra ileride siste-
matik olarak ne kadar faydalı olaca-
ğını herkes görecek. O zaman
“Keşke daha önce başlasaydı” deni-
lecek.
Avrupa’daki örneklere bakıldığı
zaman İspanya, İngiltere, Almanya
ve İtalya’daki durumnedir? Ora-
daki profesyonel hakemlikle bura-
daki profesyonel hakemlik
arasındaki farklar nelerdir? Bizim
sistemimiz, öncü ülkelerin siste-
mine ne kadar benziyor?
l
Cüneyt Çakır:
Şimdi şöyle söyle-
mek gerekiyor. Profesyonel ha-
kemlik, hakemliğin geleceğidir.
Şöyle düşünün. Bir müsabaka oy-
nanıyor. Futbolcular buna bir hafta
boyunca çok iyi hazırlanıyor. Teknik
adamlar kendi tesislerinde gerek fi-
ziksel, gerek taktiksel olarak çok iyi
hazırlanıyor. Ama hakemlerin
kendi işleri var ve kafalarının bir
bölümümaalesef onlarla. Böyle bir
ortamda maç yönettiğinizi düşün-
düğünüz zaman ne kadar zor oldu-
ğunu anlıyorsunuz. FIFA Başkanı
Sepp Blatter, 2010 Dünya Kupası
bittikten sonra, “2014 yılındaki
Dünya Kupası’na profesyonel olma-
yan hakemler çağrılmayacak” de-
Hüseyin Göçek
İşyerinden soyutlanarak
buraya geldiğimiz zaman
hakemlikle yatıp kalkmaya
başladık. Yaptığımız
hataları irdeliyoruz. Neler
yapabiliriz, kendimizi nasıl
geliştirebiliriz, bunu
düşünüyoruz. Arkadaşlarla
tartışarak hep beraber bir
yerlere gelmeye çalışıyoruz.
Barış Şimşek
Her şeyden önce burada altı
kişi birbirimizden bir şeyler
öğrenebiliyoruz, birbirimize
destek oluyoruz. Riva
Tesisleri ise
federasyonumuzun
bulunmaz bir nimeti.
Antrenmanından,
masajından, fitness
salonuna kadar böyle bir
ortamda çalışmak da çok
keyifli. Şehirden uzak,
rafine bir ortamda
çalışıyoruz.
Hakemliğe başladığımda
ilk çıktığımmaçı
unutamam. İMES’te
amatör bir maçtı. Maçın
hakemi de ağabeyimdi…
Maç sürecinde yaşanan
bazı şeyler oldu. Maçın
hakemine küfür edildi.
Artık dayanamadım,
arkamı döndüm. Seyirci
diyor ki; “Hocam sana
değil, hakeme küfür
ediyoruz…” Yani küfür
ettikleri benimde annem…
Ama bana diyorlar ki,
“Senin annene değil,
hakemin annesine
küfür ediyoruz.”
.
.
.
.
,
.
;
,
,
,
.
Tabiî ki bir çokmaç var
unutamadığım. Sadece
benim için değil, Türk
hakemliği için unutul-
mayan çokmaç var. Av-
rupa Ligi Yarı Finali,
Şampiyonlar Ligi Yarı Fi-
nali, Avrupa Şampiyonası
Yarı Finali, en son Dünya
Kupası Yarı Finali, Kulüp-
lerde Kıtalararası Final
Maçı… Ama tabiî bunların
içerisinde benim için çok
özel bir tane maç var; o
da Avrupa Şampiyonası
Yarı Finali…Maçı başlat-
mak için arkadaşlarım-
dan işaret alırken en son
dördüncü hakeme dön-
düğüm zaman arkasında
bulunan tribünlerde bir
şey gördüm…Maç Do-
netsk şehrindeydik. 4.
hakemin arkasında on-
larca Türk Bayrağı açıldı.
O anı hiç unutamıyorum.
Hâlâ tüylerimdiken
diken olur. Hani derler ya
“Hakemin taraftarı yok-
tur; yalnızdır” diye… O an
anladım, “Hakemin de
artık taraftarı var!”
BİR HATIRA
Fırat Aydınus
BİR HATIRA
Cüneyt Çakır
1,2-3,4-5,6-7 10-11,12-13,14-15,16-17,18-19,20-21,22-23,24-25,26-27,28-29,...142
Powered by FlippingBook