Page 35 - gri-sablaon1

This is a SEO version of gri-sablaon1. Click here to view full version

« Previous Page Table of Contents Next Page »
Z
aman… Kainattaki belki de en
ac›mas›z olgu… Zira zaman›n
yok etmedi¤i neredeyse hiçbir
canl› yok. Sadece bu kadarla kalsa
iyi… Cans›z varl›klar da kaçam›yor
zaman›n h›flm›ndan. Öyle ki bu
anlamda da zaman›n en az›ndan
tahrip etmedi¤i neredeyse hiçbir
varl›k yok. Düflünüldü¤ünde,
dünyan›n büyük bir bölümünü istila
edip kontrolü alt›na alan ve
yüzy›llarca o bölgelerde hüküm
süren imparatorluklar parçalanm›fl
zamanla. Yaflad›klar› dönemde
dünyay›, tarihe damgalar›n› vuracak
kadar etkilemifl siyasi liderler de bir
süre sonra o damga vurduklar›
tarihin içine hapsolmaktan
kurtulamam›fl. Vaktinde dünya
nüfusunun neredeyse üçte birini
k›ran bir hastal›k, gün gelmifl, en geri
kalm›fl ülkelerde bile tedavisi gayet
mümkün, s›radan bir derde
dönüflmüfl. Ç›kard›klar› bir veya
birkaç albümle dünya çap›nda
gençli¤i peflinden sürükleyen baz›
gruplar, sonradan gelen baflar›s›z
çal›flmalar neticesinde aniden
unutulmaya yüz tutmufl ve da¤›lm›fl.
Meflhur bir Türk filminin, kendisi
kadar meflhur bir repli¤i vard›r,
“Hayat fena halde futbola benzer”
diye... Asl›nda, hayat›n binlerce
parças›ndan biri olan futbol fena
halde hayata benziyor. Yukar›da
anlat›lan durum da futbol
dünyas›nda fazlas›yla örne¤e sahip.
Günümüzde pek çok ünlü futbol
kulübü, son y›llarda yaflad›klar›
azami hayal k›r›kl›klar›n›n ard›ndan,
geçmiflteki ihtiflaml› günlerini
hasretle anmakta ve bir bak›ma da
kendi kendilerini mazileri içinde
tutsak etmekte. Atletico Madrid,
Liverpool, Borussia
Mönchengladbach, K›z›ly›ld›z,
Feyenoord, Slavia Prag ve
Millonarios’un öyküleriyse, bu
alanda belki de en çarp›c› olanlar›.
Atletico Madrid
‹spanya ve futbol sözcükleri yan
yana geldi¤inde, Real Madrid ile
Barcelona’n›n aras›ndaki o s›ra d›fl›
rekabet haricinde ak›llarda yer
edinen belki de ilk markayd› Atletico
Madrid. K›rm›z›-beyazl›lar bu
niteliklerini, son y›llardaki
duraklamalar›na ra¤men belki hâlâ
koruyor ama gelinen noktada art›k
Real Madrid ile Barcelona, di¤erleri
ile aralar›n› telâfisi mümkün
olmayan derecede açm›fl durumda.
Öyle ki, Atletico Madrid
1976-77 sezonunda La Liga
yar›fl›n› en ön s›rada
tamamlad›¤›nda,
flampiyonluk kupas›n›
sekizinci kez havaya
kald›rm›flt›. Ayn› dönemde
Barcelona’n›n ise dokuz
flampiyonlu¤u bulunuyordu.
R. Madrid, 17 flampiyonlukla
iki tak›m›n da bir hayli
ilerisindeydi. Atletico
Madrid’in o zamana kadarki
en büyük baflar›s›ysa, 1974
senesinde fiampiyon Kulüpler
Kupas›’nda oynad›¤› finaldi.
O y›llarda, Barcelona’n›n da
Kupa 1’de geldi¤i en üst seviye
buydu. Lâkin aradan geçen çeyrek
asr› biraz aflan sürede Atletico
sadece bir kez lig flampiyonlu¤u
yaflayabilirken, Barcelona 12 defa
mutlu sona ulaflarak aray› telâfisi
mümkün olmayan derecede açt›.
Real Madrid ise ayn› sürede 14 kez
flampiyonluk yaflayarak hepten ald›
bafl›n› gitti. Tüm bunlar yetmezmifl
gibi Atletico, 2000 y›l›nda küme
düflme ac›s›n› da yaflad› ve iki y›l
boyunca ‹kinci Lig’de mücadele
etme çilesini de çekti. Geçen sene
UEFA Avrupa Ligi ve Süper Kupa
kazan›ld›ysa da son y›llarda Valencia
ve Sevilla’n›n da en az bu kadar›n›
yapm›fl olmalar›, bir aralar ülkesinde
ikinci büyük olmaya oynayan
Atletico’nun art›k üçüncü
büyüklü¤ünü bile tehdit ediyor.
Liverpool
Liverpool, 1990 y›l›nda
‹ngiltere’de, o zamanki ad›yla
Birinci Lig’i kazand›¤›nda
flampiyonluk say›s›n› 18’e
ç›karm›flt›. Kendilerini bu
alanda takip edenlerse dokuzar
flampiyonlukla Arsenal ve ezeli
rakipleri Everton’d›. Herhalde o
gün birisi ç›k›p Liverpool’un sadece
21 y›l içerisinde, üstelik de en yak›n
takipçileri d›fl›ndaki bir tak›ma
geçilece¤ini iddia etseydi, bu kifliye
en hafif tabirle, kollar› arkadan
dü¤ümlenen bir tür gömlek
giydirilmesi gerekirdi. Gelgelelim
ummad›k tafl, adeta bafl yard›.
1993’te 26 y›ll›k flampiyonluk
hasretine son vererek sekizinci lig
zaferini elde eden ve böylece yedi
flampiyonlu¤u olan bir baflka tak›m
Aston Villa’n›n yan›ndan s›yr›larak
anca Everton ile Arsenal’›n arkas›na
yanaflabilen Manchester United,
sonraki 18 y›lda ‹ngiliz futbolunda
adeta bir hegemonya oluflturdu ve
11 kez daha ipi en önde gö¤üsleyen
taraf olarak toplamda 19 flampiyonlu¤a
ulaflt›. Ayn› dönemde tarihinin en
uzun ikinci flampiyonluk hasretini
yaflamaya bafllayan Liverpool ise bu
müthifl ata¤a karfl› tek bir cevap dahi
veremeyince, 1966’dan beri elinde
bulundurdu¤u “en çok flampiyon
olan tak›m” unvan›n›, K›rm›z›
fieytanlara devretmek zorunda kald›.
2005’te kazan›lan fiampiyonlar Ligi
de devam› getirilemeyen bir baflar›
olmas› nedeniyle, zaman geçtikçe
bir Sindrella hikâyesi gibi alg›lan›r
oldu.
Borussia Mönchengladbach
Bundesliga, 1963-64 sezonuyla
futbol dünyas›na “merhaba”
dedikten sonra oynand›¤› ilk yedi
sezonda da farkl› flampiyonlar
ç›karm›flt›. Ligi birden fazla kazanma
flerefine nail olan ilk tak›msa, 1970
ve 1971 senelerinde pefl pefle iki kez
mutlu sona ulaflmay› bilen
Mönchengladbach’t›. Her ne kadar
müteakip üç sezonun üçünde de
zirveyi kimselere b›rakmayan
Bayern Münih dört Bundesliga
flampiyonlu¤una ulaflarak aray› açar
gibi olduysa da, 1975-77 aral›¤›nda
Mönchengladbach da ayn› baflar›y›
tekrarlayarak yeniden Bundesliga
yar›fllar›nda en çok finifl gören tak›m
olma unvan›n› ele geçiriyordu. Ne
var ki M’Gladbach’›n bu baflar›lar›,
Bayern Münih’in 1974’ten 1976’ya
kadar üst üste üç kez fiampiyon
Kulüpler Kupas›’n› kazanmas›
nedeniyle, Alman futbolunun iki
numaral› gündem maddesi olabildi.
M’Gladbach, 1975 ve 1979’da
UEFA Kupas›’n› kazan›p, 1977’de
fiampiyon Kulüpler Kupas›’nda final
oynad›ysa da kendisini bir türlü
Alman futbolunun en tepesinde
gösteremedi. 1970’lerdeki o büyük
baflar›lar› yaflatan Jupp Heynckes,
Günter Netzer, Rainer Bonhof,
Allan Simonsen, Berti Vogst gibi
oyuncular ve teknik direktörler
Hennes Weisweiler ile Udo Lattek’in
kulüpteki hikâyelerinin son
bulmas›ysa, bir döneme damgas›n›
vurarak efsaneleflen tak›m›n,
o dönemin ötesine geçememesinin
en büyük sebebiydi.
K›z›ly›ld›z
fiampiyon Kulüpler Kupas› 1991
y›l›nda, futbol tarihinin en dramatik
flampiyonluklar›ndan birine sahne
oluyordu. K›z›ly›ld›z’›n Marsilya’y›
penalt› vurufllar›yla devirerek kupaya
uzanmas›n›, söz konusu dram›n
alt›nda yatan sebep olarak
görenlerinse yan›ld›klar›n› peflinen
söyleyelim. Zira bu finali,
muadillerinden ay›ran en büyük
özelli¤i, muzaffer futbolcular›n
o büyük kulakl› kupay› havaya
kald›rd›klar› an›n, bir ülkenin, bir
co¤rafyan›n ad›na gözlere çarpan
belki de son müspet enstantane
olmas›yd›. Öyle ki, tak›m› zafere
tafl›yan y›ld›zlardan Vladimir Jugovic
ve Sinisa Mihajlovic S›rp, Robert
Prosinecki H›rvat, Dejan Savicevic
ve Dragisa Binic Karada¤l›, Darko
Pancev ve Ilija Najdoski Makedon,
Refik Sabanadzovic de Boflnak’t›.
Lâkin tak›m›n Belgrad’a kupayla
dönmesinden sadece birkaç ay
sonra, Yugoslavya’da iç savafl patlak
verecek ve yukar›da bahsi geçen
etnik gruplar›n neredeyse tamam›
maalesef birbirlerine girecekti.
Yugoslavya’n›n parçalanmas›n›n
ard›ndan, K›z›ly›ld›z’›n 1991’deki
baflar›s›n› tekrarlama flans› da
neredeyse tamamen ortadan
kalk›yordu. Çünkü bir daha o kadar
y›ld›z› bir araya getirecek ve
futbolcular›n 27 yafl›na gelene kadar
da yurtd›fl›na transferlerini
engelleyecek bir sistem art›k yoktu.
Gelgelelim, K›z›ly›ld›z için felâketler
bu kadar›yla da s›n›rl› kalmad›.
Eski Yugoslavya döneminde, lig
flampiyonluklar›nda ezeli rakibi
Partizan’›n 19-11 önünde olan
k›rm›z›-beyazl›lar, parçalanma
sonras›nda sadece alt› flampiyonluk
daha yaflarlarken, Partizan bu
dönemde 12 kez ligi zirvede
tamamlad› ve iki tak›m aras›ndaki
makas, 25-23 ile bir hayli darald›.
Feyenoord
Hollanda futbolunda 1969-70
sezonu bir devrim niteli¤indeydi.
Zira negatif rak›ml› topraklardan ilk
kez bir tak›m ç›k›p, futbolda
Avrupa’n›n en büyük kupas›na
uzan›yordu. Avusturyal› ünlü teknik
adam Ernst Happel yönetimindeki
Feyenoord, o sezon finalde
‹skoçya’dan Celtic’i devirerek
fiampiyon Kulüpler Kupas›’n›
kazan›rken asl›nda bir bak›ma
Hollanda’n›n bir numaral› futbol
kulübü oldu¤unun da mesaj›n›
veriyordu. Do¤rusunu söylemek
gerekirse Feyenoord o tarihte,
Hollanda flampiyonluklar›nda,
Ajax’›n 14-9 gerisindeydi. Ancak
Avrupa’dan getirilen kupa, bu
tabloyu tersine çevirecek derecede
ihtiflaml›yd›. Gelgelelim, Rotterdam
kulübünün saadeti fazla uzun
sürmedi. Öyle ki Ajax,
müteakip üç sezonun
üçünde de fiampiyon
Kulüpler Kupas›’na
uzanarak, bu alanda da
rakibine hat›r› say›l›r bir
fark att›. Sonraki y›llarsa
Feyenoord ad›na hepten
kâbusa dönüfltü. Nitekim
Ajax yetmezmifl gibi bir
de PSV ç›kt› bafllar›na!
1970’lere kadar sadece
dört flampiyonlu¤u
bulunan PSV, sonras›nda yapt›¤›
atakla 21 flampiyonlu¤a ulafl›p
1988’de de ülkeye Avrupa
flampiyonlu¤u yaflatan üçüncü tak›m
olurken, Feyenoord, Kupa 1 zaferini
takip eden 41 y›l içerisinde yaln›zca
dört kez ligi zirvede tamamlayabildi.
Ayn› dönemde Ajax da flampiyonluk
say›s›n› 30’a ç›kar›nca, Feyenoord
ülkesinin üçüncü tak›m› konumuna
çak›ld› kald›. Geçen sezonun ilk
yar›s›nda, PSV karfl›s›nda ald›klar›
10-0’l›k yenilgiyse, kulübün 102
y›ll›k tarihinde en dibe vurdu¤u
noktayd›.
Slavia Prag
Çek futbolunun lokomotifi
denebilecek bir tak›m Slavia Prag...
II. Dünya Savafl›’n›n sonuna dek,
yani Çekoslovakya’da rejim de¤iflene
kadar, 12 flampiyonlukla ülkesinin
en baflar›l› tak›m› konumunda olan
Slavia’y›, Prag’›n
bir di¤er tak›m›
Sparta, yedi
flampiyonlukla
izliyordu. Daha
da önemlisi,
günümüzün
Avrupa
kupalar›ndan
evvel, yafll› k›tada kulüpler baz›nda
düzenlenen en prestijli uluslararas›
turnuva olan Mitropa Kupas›’n›
(Orta Avrupa Kupas›) da 1938
y›l›nda müzesine götürmüfltü Slavia.
1934 Dünya Kupas›’nda final
oynayan Çekoslovakya’n›n da
nüvesini, Slavia’l› futbolcular teflkil
etmekteydi. Dolay›s›yla 1930’larda
sadece ülkesinin de¤il, Avrupa’n›n
en önde gelen tak›mlar›ndan biriydi
Prag ekibi. Ancak II. Dünya Savafl›
sonras› sosyalizme geçen
Çekoslovakya’da ço¤u fleyde oldu¤u
gibi futbol da devlet eliyle yeniden
yap›land›r›ld› ve bu yap›lanma
sonras›nda da Sparta Prag ile
ordunun tak›m› Dukla Prag bir ad›m
öne ç›karken, Bohemya
burjuvazisinin tak›m› olarak görülen
Slavia da alabildi¤ine d›flland›.
Nitekim, bu dönemde k›rm›z›-beyazl›
tak›m sadece 1947’de bir
flampiyonluk gördü, ondan sonraysa
Çekoslovakya’n›n parçalanmas›na
kadar derin bir k›fl uykusuna dald›.
Slavia söz konusu uykudan
uyand›¤›nda, takvimler 1996’y›
gösteriyordu; aradan neredeyse
yar›m as›r geçmiflti. Ne var ki Slavia,
geçmifle dönece¤ine yeni bir kâbusa
uyanm›flt› adeta. O tek flampiyonluk
sonras›nda 12 sene daha beklediler
ve bu süre içinde ezeli rakipleri
Sparta’n›n befli üst üste olmak üzere
sekiz flampiyonlu¤una daha tan›kl›k
ettiler.
Millonarios
Son örne¤imiz ise Avrupa d›fl›ndan…
Lâtin Amerika mazisine bakt›kça
hay›flanan kulüplerin bafl›nda belki
de Kolombiya’n›n Millonarios tak›m›
geliyor. Millonarios, günümüzde de
13 flampiyonlukla ulusal ligini en
çok kazanan tak›m. Ne var ki son
flampiyonluklar›na 1988’de
ulaflt›klar› düflünüldü¤ü zaman iflin
rengi biraz
de¤ifliyor.
Kald› ki
Millonarios bu
tarihten sonra
b›rak›n flampiyon
olmay›,
flampiyonluk
yar›fllar›n›n dahi
uza¤›nda kalm›fl,
sadece iki kez
ligi ikinci s›rada
tamamlayabilmifl.
Dahas›, ayn› süre
zarf›nda
Kolombiya
tak›mlar›, Güney
Amerika’n›n fiampiyonlar Ligi
TamSaha
68
TamSaha
69
Maziye hapsolanlar!
Maziye hapsolanlar!
Dünya Futbolu
Onur
Erdem
Uzun yıllar boyunca kazanmayı alışkanlık haline getiren ve ülkesinin en önemli kulüplerinden biri, hatta belki de
birincisi olan kulüplerin, bir müddet sonra başarıyı neredeyse unutacak noktaya gelmesi, futbol dünyasının en
hüzünlü öyküleri içerisinde en sık rastlanan kalıplar arasında…
konumundaki Libertadores
Kupas›’nda da önemli baflar›lar elde
etmifl, hatta 1989’da Atletico
Nacional, 2004’te de Once Caldas,
bu kupay› ülkelerine getirmeyi
baflarm›fl. Tüm bunlar›n ötesinde,
Millonarios’un geçmiflinde öyle bir
ayr›nt› sakl› ki, bir benzerinin
tekrarlanmas› art›k neredeyse
mümkün de¤il. O da ço¤u futbol
otoritesi taraf›ndan her zaman
dünyan›n gelmifl geçmifl en büyük
befl futbolcusu aras›nda ad› an›lan
Alfredo Di Stefano’nun, Real
Madrid’e gelmeden önce befl sezon
boyunca Millonarios formas› giymifl
olmas›… Arjantinli golcü, kariyerine
ülkesinin River Plate tak›m›nda
bafllam›fl, ancak 1949’daki grev
üzerine
Millonarios’a
transfer
olmufltu.
Burada geçirdi¤i
befl y›lda
294 maça ç›k›p
267 kez fileleri
havaland›ran
Di Stefano,
tak›m›n›n
o dönemde
yaflad›¤› dört
flampiyonlu¤un
da bafl mimar›yd›.